SELLERİ BİR DE BENDEN DİNLEYİN

SELLERİ BİR DE BENDEN DİNLEYİN

2021 yılının ağustos ayında Batı Karadeniz’i vuran selleri bir de benden dinleyin istedim. Biliyorsunuz bu seller en çok Kastamonu Bozkurt ve Sinop’un Ayancık ilçesini vurdu. Bakalım sizlere farklı bir şeyler anlatabilecek miyim?

Kastamonu sahili benim mecburi hizmet yaptığım yerler, o sebeple epeyi bilgim var. Ulaşım Amasra’dan Gerze’ye kadar zorludur. Dağlar deniz kenarında genelde dik yükselirler; aralardan geçen dereler çaylar derin vadiler yaparlar. Yerleşimler sıklıkla bu vadilerin eteklerindedir. Sahilden giderken aracınız bir dik yamaçlara tırmanır denizi yüksekten görürsünüz, uçurumlar içinizi ürpertir, bir kıvrıla kıvrıla derenin açtığı vadilere inersiniz. Köprüden dereyi geçer geçmez çoğunlukla tekrar tırmanmaya başlarsınız. Her yer yeşildir, insan tahribatı yeşili tamamen yok etmeye yetememiştir. Yılın en az üçte biri yağışlı geçer.

Ben bu sahilin en geri kalmış bölgesi olan Cide ile İnebolu arasındaki bir sağlık ocağında 2 yıl 8 ay çalıştım. İnebolu hem tarihsel olarak hem de içeriye, Kastamonu’ya giden ana yolun başında olduğu için görece büyük ve gelişmiş bir merkezdi.

Bozkurt İnebolu’dan doğuya doğru küçük ilçeydi ama ilginç bir özelliği vardı. Asıl merkez olan Abana’ya nerede ise bir taş atımı kadar yakın olmasına rağmen devrin DP iktidarınca Abana’ya karşı intikam hissi ile Bozkurt ilçe yapılmıştı ki akla ziyan. O zamandan sonra Bozkurt halkı çoğunlukla ülkemizi yöneten muhafazakâr iktidarları desteklemiş ve bunun de nimetlerini yemiştir. Son genel seçimlerde Cumhur İttifakı’na Bozkurt’da % 98, Ayancık’da % 64 oy çıktığını öğrendim 

Google Earth den 15 km yüksekten o sahili karış karış gezdim. Sahil boyunca iki yer yarattığı doğa tahribatı ile dikkati çekiyordu. Kolayca tahmin edebileceğiniz gibi Birisi Bozkurt diğeri Ayancık. Buralarda yeşil kazınmış oldukça planlı görünümlü, o bölge için görkemli izlenimi veren şehirler inşa edilmişti. Ortalarında oldukça düzgün görünümlü duvarlar içinde oldukça geniş dere yatakları yapılmış, o bölgenin coğrafi yapısına uygun olmayan cetvelle çizilmiş gibi düzgün sokakları olan mahalleler yaratılmıştı. Bölgenin en büyük yerleşimi olan Sinop bile uzaydan bu kadar dikkati çekmiyordu çünkü hiçbir yerin yeşil tahribatı Bozkurt ve Ayancık ' ta olduğu gibi aşırı değildi. Yörenin en önemli yerleşimleri olan Amasra, Cide, Sinop ve İnebolu yeşil ile uyumlu, dolayısı ile göze batmayan yerleşimlerken Ayancık ve Bozkurt doğa tahribatı ile ben buradayım diyorlardı.

Kolayca anlayacağınız gibi son 20 yılımız yöneten iktidar kendilerine oy yağdıran bu iki ilçeye kendilerince “hizmet”, “icraat” yağdırarak onları ödüllendirmeye ve öne çıkartmaya çalışmıştı. Bunun sonucunda çok para harcanmış gösterişli yerleşimler yaratmışlardı. Kendi akıllarınca şehircilik adına mucizeler yaratmışlardı. Ama doğayı ileri derecede tahrip etmişlerdi.

Bu doğa bize emanetti Ne yaparsak doğaya saygı duyarak doğaya uyumlu yapmalıydık.

Kibirle “ben yaparım olur” diyen bu zihniyet artık para rant için doğayı acımasızca tahrip etmekten hiç kaçınmadı ki kendi seçmenleri için kaçınsın. Karadeniz ‘in güzel doğası sahil yolu, kötü şehirleşme, HES’ler gibi hatalı uygulamalarla hiç durmaksızın tahrip ediliyor.

Sonuçta biraz fazla yağmur yağdığında, yapılan diğer şehircilik ve yönetim hataları da eklendiğinde Bozkurt ve Ayancık halkı yaşamları boyunca unutamayacakları bir ders aldılar. Mal yerine konur. İktidar bizim vergilerimizden para harcayarak oradaki kendilerine oy vermiş olan halkı ihya edecektir bu açık. Sen yanlış şehircilik, yanlış yönetim ile felakete sebep ol sonra bizim vergilerimizden öde. Bu da ayrı sorun ama her ne olursa olsun: Keşke baştan bu hatalar yapılmasaydı da o canlar gitmeseydi. 

Ayrıca vurgulamak isterim. Bozkurt'un hemen dibinde selin yolu üzerindeki Abana'da ciddi bir sel hasarı olmadı. Bozkurt ' dan gelen yıkıntılar bir karayolu köprüsünü tıkadı şehrin bazı yerlerinde insanların ayakları ıslandı. O denilen yağmur fazla yağdıysa yağdı ama o bölgeye yağdı. Orada sadece Bozkurt ve Ayancık yok ki. Ama asıl hasar ve büyük can kaybı doğanın ağır derecede tahrip edildiği bu iki ilçede oldu. 

 


Yorumlar

  1. Konu çok güzel özetlenmiş, başarılı yazılarınızın devamını dilerim...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

MENEMEN BELEDİYESİNDE HIRSIZLIK

TİK TOK ' DA DÖNER MINCIKLAMAK

BÜYÜK GEÇİM SIKINTISINA HAZIR MISINIZ